Fıkra bu ya! Bir gün ormanda aslan, kurt ve tilki birlikte geziyorlarmış. Tuzağa yakalanmış bir yaban öküzü görmüşler. Tam ağzımıza göre demişler. Sonra bir keçi ve bir tavşan avlayıp onları da yaban öküzünün yanına getirmişler.
Akşam olmuş, yemek vakti gelmiş. Aslan kurda dönüp "Kurt kardeş, şu avlarımızı üçümüz arasında adaletli bir şekilde dağıt" demiş.
Kurt düşünmüş ki, "Aslan ormanın kralı, elbette aslan payı onun olur." İstemeye istemeye, "Tavşan tilkinin, keçi benim, öküz ise sizin olsun Kral efendimiz'', demiş.
Bunu duyan Ormanlar Kralı, kurdu bir pençeyle parçalayıp bu kez tilkiye döner ve;
"Şu avları ikimiz arasında adaletli şekilde bir de sen dağıt bakalım tilki kardeş" demiş.
Korkudan beti benzi atan tilki, bir aslana bakmış, bir de yerde parçalanmış halde yatan kurda… Ve demiş ki. ''Ey yücelerden yüce Kralımız, tavşan sabah kahvaltınız, keçi öğle yemeğiniz, yaban öküzü de akşam yemeğiniz olsun.''
Tilkinin bu tutumu aslanın hoşuna gitmiş ve gevrek gevrek gülerek, ''Söyle bakalım Tilki kardeş, sen bu adaleti nereden öğrendin?''
Tilki saygılı bir şekilde yanıtlamış, ''şu yerde yatan kurttan öğrendim kral hazretleri.''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder